Sputnik'e konuşan Halkla İlişkiler ve psikoloji uzmanı Nil Yıldızalp, güçlü bir Türkiye imajının oluşturulması için kamu diplomasisiyle halkla ilişkilerin birlikte hareket etmesi gerektiğini söyledi.
Ülke ekonomisinde yaşanan dalgalanmaların birçok iş sektörünü etkilediğini ifade eden Yıldızalp, yurt dışı pazarları hedefleyenlerin imaja önem vermesi gerektiğini belirtti: "Ne söylediğinizden çok, nasıl söylediğiniz önemli. İçerik de önemli olduğu gibi yaratıcı olmak, her sektör için olmazsa olmazlar arasında. Özellikle yurtdışı hedef pazarlara ulaşmak, Türkiye'mizi ve sektörlerimizi anlatmak en önemli noktalardan biri. Firmalarımızın sadece kendi markalarını anlatması, bu dönemde artık yeterli değil. Çünkü marka iletişimlerinin 'güçlü Türkiye' imajı ile birlikte yapılması, 'Made in Turkey' algısının yaratılması, her firmanın öncülüğünde olmalı. Küresel dünyada hızla iş yapma şekilleri, üretim ve ticaret anlayışı değişirken, Türkiye'deki tüm sektörlerin değişen bu düzende kendilerine yer bulmaları, 'güçlü Türkiye' imajı yaratılmasından geçiyor."
'TÜRK ÜRETİMİNİN KALİTESİNİ DÜNYAYA GÖSTERMEMİZ LAZIM'
Yıldızalp sözlerine şöyle devam etti: "Türkiye üzerinde oynanan oyunlara inat ekonomimizi canlandırmak, yurtdışına Türk üretiminin kalitesini göstermek şimdi daha da önemli. Türkiye gerek coğrafi konumu, gerek fiyat avantajı, kalifiye elemanları, teknoloji ve yaratıcılığı ile aslında birçok sektörün üretim üssü olma potansiyeline sahip. Bu nedenle 15 Temmuz sonrası özellikle ekonomimizi ve ülkemizi, dünyaya daha çok anlatmaya ihtiyacımız var. Uluslararası ilişkiler ile halkla ilişkilerin kesişme noktasında bulunan kamu diplomasisi, günümüzde bu anlamda daha çok önem kazandı. Başbakan Yardımcımız Numan Kurtulmuş önderliğinde başlatılan kamu diplomasisi çerçevesinde ekonomi diplomasisinde de düğmeye basıldı. Biliyoruz ki internet teknolojisinin gelişip yaygınlaşması ile artık bilgiler çok hızlı bir şekilde yayılıyor. Bu bilgilere kolayca ulaşan sıradan vatandaşlar, artık uluslararası ilişkiler hakkında daha çok fikir sahibi olmakta. Bu durum tüm ülkelerin, diğer ülke vatandaşlarına yönelik iletişim faaliyetleri geliştirmelerini, zorunluluk haline getiriyor. İşte bu yüzden kamu diplomasisinin, gelişen iletişim teknolojileri ile, ülkelerin kendi politikalarını ve kültürlerini, dış dünyaya aktarma çabası olarak halka ilişkiler ile buluşması, çok daha değerli ve öncelikli olduğunu düşünüyorum."
Özellikle yurtdışında yeni pazarlar arayan, ihracat yapan her firma için yurtdışı iletişimi bu anlamda çok önemli. Tanıtımı sadece reklam verme olarak görmek artık çok da yeterli değil. Çünkü zorlaşan rekabet koşullarında, bir adım önde olmak, sürdürülebilir iletişimi, özellikle pr çalışmalarını olmazsa olmaz kılıyor. Firmanız ile ilgili yurtdışı basınında haberlerin çıkması, marka değerinize değer katarken, daha çok akılda kalmayı da sağlıyor.
'RUS BASINI İLE ÇALIŞMALARIMIZ ARTIRILMALI'
İletişim çalışmalarına kamu diplomasisini destekleyen halkla ilişkiler çalışmaları yürüttüğünü ifade eden Yıldızalp, şöyle devam etti: "Örneğin Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rus mevkidaşı Putin arasındaki görüşmeden sonra yeniden gündeme gelen Rus Türk ticari ilişkileri üzerinden ilerleyerek, deri sektörümüzü Rus basını ile buluşturduk. Türk deri sektörünün kalitesini, kendi gözleriyle, birinci elden görmelerini istedik. Sektörün kalesi Kazlıçeşme'de yaptığımız üretim tesisleri gezisine Rus basını yoğun ilgi gösterdi. Bu gibi sektörel çalışmalarımız artırılmalı."
yazının devamı için tıklayın